Bir garip adam

Sabah erkenden uyandınız, okula/işe yetişmek için evinizden çıktınız, yolculuğunuz başladı. Durağa ulaştınız, aklınızda düşüncelerinizle beklediğiniz otobüse bindiniz, akbilinizi yaklaştırıp, arkalara doğru ilerlemeye başladınız. Otobüsün artık hareket etmesini istiyorsunuz ancak bir şeyler huzursuz gidiyor. Bir yandan korna sesleri yükselirken, otobüs içerisinde de gerilim iyice artmış durumda. Şoför binen yolcuların biri ile ciddi ciddi tartışırken, diğer yolcularda kendi kendilerine olayın kritiğini yapıyorlar. Kulaklığınızı çıkartıp, nelerin olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz. Otobüse durakta binen son yolcu, akbilini kullanarak ulaştırma bedelini ödemek istemiş, ancak içerisinde yeterli bakiye olmadığı için akbilini aslında kullanamamış. Buraya kadar herşey normal ancak normal olmayan bir şey var. Yolcu ücreti ödemediği halde otobüste yerine geçmeyi istiyor, buna karşı çıkan şoförü haksız bulup, hakkını savunuyor! Bu hikayenin bu hali ile günlük hayatta karşılaşmamız imkansız. En azından çok zor. Ancak komik bir şekilde aynı olayı şu şekilde sıklıkla yaşıyoruz.

Bilgi, yetenek, beceri yada başka her hangi bir konuda eksikliğimiz ile ilgili sonuçlar elimize geldiğinde, yapmamız gereken sonuçlarla ilgili “senaryolar” üretmek yerine eksikliği düzeltmek olmalıdır. Yaşam kalitemizin sürekli yükselmesini engelleyen eksiklerimiz değilde, eksiklerimizi tamamlamadaki eksikliğimiz. Bir konuda hatalar yapıyorsan, problemler çıkıyorsa önce o konu ile ilgili bilgi sahibi olmalı, sonra bildiklerini uygulamalısın. Eksiğini bildiğin halde tamamlamıyorsan “kötü”, bir şeyi “bildiğin” halde uygulamıyor ve problem yaratıyorsan bu “çok daha kötü”.

Hikayemizdeki adamın düştüğü hata, akbilini uzatmanın ücreti ödemek için yeterli olacağını düşünmesidir. Sadece ritüelleri yerine getirerek yapmak istediklerinizi yapamayız ve eğer bazı konularda “sürekli” problem çıkıyorsa belki de yeni şeyler öğrenmenin zamanı gelmiştir!